Kolay diyebileceğimiz maçı nasıl bu kadar zor, nasıl bu kadar stresli hale getirebiliyoruz anlamadım...
Kolay diyorum çünkü ligin alt sıralarında küme düşme potasındaki bir takımdan bahsediyoruz.
Alanyaspor...
Maç öncesi deplasmanda Adana Demirspor galibiyeti, bir de Bodrumspor beraberliği var.
Gol sıkıntısı çeken bir takım, 9 gol atabilmiş.
Sıradan bir takım...
Sonuç bu olmamalıydı...
Her ne kadar Teknik Direktör Thomas Reis, "Hedefimiz ligde kalmak" dese de, bence hedefi üst sıralar olan bir takım böyle düşe kalka gidemez, gitmemeli.
Özellikle de evinde...
Kazanacaksın, başka sonuç bence kayıp...
Son oynadığımız Galatasaray maçında yenilsek de, ortaya koyduğumuz oyun herkesin takdirini toplamıştı.
Devamı gelir diye beklemek de bizim hakkımız...
Bahane uydurmak, o kötü oynadı, bu kötü oynadı demenin ve suçlu aramanın da zamanı değil.
Rakip Alanyaspor haddini bilerek oynadı, mücadelesini de etti ve hayal ettiği bir puanı aldı.
Bir puan diyorum, Samsun'da oynanan tüm maçların sonunda rakip takımın teknik adamları, "Samsun deplasmanı en az Galatasaray, Fenerbahçe maçları kadar zor. Buradan puan almak kolay değil" diyerek Samsunspor'un büyüklüğünü kabul ediyorlar.
Şunu da kabul edelim; hiçbir maç oynamadan kazanılmaz. Kağıt üzerinde ne kadar favori olursanız olun, garanti değildir hiçbir şey. Maçının ilk yarım saatine kadar Samsunsporlu futbolcuların da böyle düşündüğünü sanmıştım.
Ama 1-0 öne geçtikten sonra gördüğümüz rahatlık, gevşeklik az kalsın pahalıya patlıyordu.
Sonuç itibariyle;
Transfer yasağının olması, kısıtlı kadro yapısı teknik ekibin elini kolunu bağlıyor. Orta sahanın beyni Bennasser ve gol umudumuz Holse’in yokluğu belkide bu maçın kırılma noktası.
İddia ediyorum her ikisi olsa bu maçın sonucu farklı olurdu.
Tüm bu olumsuzluğa rağmen kaleci Okan'ın o kurtarışları maça damgasını vurdu ve bir puanı kazandırdı.
Neyseki olumsuzluklara rağmen büyük yara almadan bir hafta daha geçti.
Önümüzde yine sahamızda zorlu Bodrumspor maçımız var. Bu maça hep beraber kilitlenelim.
DİP NOT;
Bu zamana kadar Türkiye'de gitmediğimiz stadyum kalmadı. Hiçbirinde zorluklarla karşılaşmadık.
Samsun'da da son iki sezona kadar yaşamadık. Yaşadık dersem yalan söylerim.
Ama iki sezondur emniyetimize birşeyler oldu.
Özellikle de basın tribününe girerken.
Geçen sezon ramazanda basındaki arkadaşlarımızla iftar yapalım dedik.
Tüm hazırlıkları yaptık, ama çorba krize çıktı, çıkarıldı.
Neymiş efendim çorba kazanı turnikeden geçecekmiş.
Geçmiyor.
Yandan geçirelim.
Olmaz alamayız içeriye.
Engellemenin nedenini biliyoruz, sudan neden.
O gündür bu gündür basın girişi sorunlu.
Alanyaspor maçında da aynısı.
Hava soğuk, dışarısı esiyor, akreditte kartları masası kapalı alanda.
Bir emir.
Masayı dışarıya atın.
Emri veren maçın müsabaka amiri Emniyet Müdür Yardımcısı Aydın Özdemir.
Müdürüm, niyetini tam anlayamadım ama Türkiye'de tüm stadyumlara bakın sonra karar verin derim.
Basın girişine kadar düzeltilmesi gereken çok işiniz var...!!!
O alanın sorumluluğu da Türkiye Spor Yazarları Derneği'ne ait.
Bunu da bil istedim Sayın MÜDÜRÜM...